İnsan ticareti nedir kavramı TDK’da şu şekilde açıklanmaktadır:
Kişinin kuvvet kullanarak veya kullanma ile tehdit ederek zorlama, kaçırma, aldatma ve hile ile alı koyulmasıdır. Kişinin çaresizliğinden yararlanıp aynı zamanda denetim yetkisi olan kişilerin gönüllerini kazanmak için alıkoyulan kişiye veya başkalarına kazanç ve çıkar sağlama amacı ile kişinin istismar edilmesi, bir yerden bir yere taşınması, devredilmesi veya teslim alınmasıdır.
İçerik olarak baktığımız zaman istismar terimi, minimum düzeyde kişinin istismar edilmesini veya zorla bedenen çalıştırılmasını ya da bir kişinin yararına olacak şekilde hizmet ettirilmesini, kölelik veya köleliğe benzer uygulamalar ile kulluk veya organlarının alınmasını da içermektedir.
İnsan ticareti mağdurunun tanımı nedir?
Kişinin zorla çalıştırılmak sureti ile hizmet ettirilmesi, fuhuş yapmaya zorlanması veya köleliğe tabi işler yaptırılması ya da vücut organlarının satılması amacıyla; tehdit, baskı veya şiddet uygulanarak, kandırma, aldatma ile ülkede tedarik edilen, ülkeye sokulan veya ülke dışına çıkartılan, kaçırılan sevk edilen veya barındırılan kişi bu ticaretin mağdurudur.
İnsan ticareti ile mücadele edilmesi
Türkiye Cumhuriyeti kanunları arasında insan ticareti ile ilgili olarak, mağdurları korumak ve bu suçu işleyenlerle mücadele etmek anlamında birçok yönetmelik düzenlenmiştir. Bu yönetmeliklerde; bu işin yapılması resmen suç olarak görülerek, yapanlara, yaptıranlara çok ağır cezalar uygulanması hedeflenmiştir. Bu yönetmelikler genel olarak bu suçu önlemeyi, ticareti yapanlarla mücadeleyi, Türk vatandaşı olsun ya da yabancı olsun her insanın bu problemden korunması, insan ticareti suçuna maruz kalmış kişiye ikamet izni verilmesi ve sosyal hizmet desteği verilmesini kapsamaktadır.
İnsan ticareti ile göçmen kaçakçılığı arasındaki farklar nelerdir?
İnsan ticaretinde söz konusu kişinin diğer deyişle mağdurun zorlanması, hileye başvurularak aldatılması yollarına başvurulur. Göçmen kaçakçılığında ise göçmen kişinin kendi isteği doğrultusunda kaçakçılık oluşur.
Göçmen kaçakçılığında göçmen kişi ile kaçakçılık örgütü arasındaki ilişkide sınırlardan yasadışı yollarla geçilmesi ile son bulur. Fakat insan ticaretinde mağdur kişi zorlanarak, kendi kişilik haklarına saygı duyulmadan kişinin iradesi dışında ilerletilir.
İnsan ticaretinde kişilik hakları ihlali ve mağdur etme yöntemleri kullanılırken, göçmen kaçakçılığında böyle bir durum yoktur.
Göçmen kaçakçılığı esas olarak devlete karşı yapılan bir suç durumundadır, insan ticareti ise mağdur kişinin kişilik haklarını yok sayan bir durumdur.
Göçmen kaçakçılığı sınırı geçme amaçlıdır, insan ticaretinin her zaman sınır aşma amaçlı özelliği yoktur.
İnsan ticareti suçunun belirgin yöntemleri nelerdir?
- Yöntem olarak kullanılması:
- Kişileri ülkeye girişini sağlamak
- Ülke dışına çıkışını sağlamak
- İnsan tedarik edilmesi
- İnsanların kaçırılması
- Farklı bir ülkeye ya da şehre taşınması
- İnsan barındırma
Araç olarak kullanılması:
- Şiddet, baskı, tehdit ile nüfuzu kötüye kullanmak
- Kişideki denetim olanaklarından veya çaresizliklerinden yararlanılması
Amaç olarak kullanılması:
- Tehditle bedenen çalıştırılması,
- hizmet ettirilmesi,
- fuhuş yapmaya zorlanması,
- köleliğe tabi oldurulması,
- vücut organlarının satılması
Rakamlarla İnsan Ticareti Gerçeği
Dünya üzerinde farklı yollarla bu ticaret yapılarak mağdur sayısı gerçeği sizi şok edebilir. Yaklaşık olarak 700.000 – 5 milyon arasında insan maalesef ki bu duruma zorlanıyor. Bu rakamların %90’ı fuhuş yapmaya zorlanarak ticareti yapılan mağdurlarıdır ve 15-26 yaş aralığındaki kadın ve çocuklardan oluşur. Geri kalan %10’luk dilimde ise tehdit ile çalıştırılan ve organları satılan kişilerden oluşur.